Giriş

Askerî personel, kamu hizmetinin özel bir türünü ifa eden ve disiplini esas alan bir meslek grubudur. Anayasa’nın 129. maddesi ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun bazı hükümleri çerçevesinde statü hukukuna tabi olan bu personel, aynı zamanda 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu gibi özel düzenlemelere tabidir. Bu çerçevede, askeri personelin uğradığı idari işlemler ve hak kayıpları sonucunda açtığı davalar, idare hukuku ve kamu personel hukuku açısından önemli bir inceleme konusudur.

Bu makalede, askeri personelin açtığı dava türleri, hukuki dayanakları ve yargı kararları ışığında ele alınacaktır.


1. Disiplin Cezalarına Karşı Açılan Davalar

1.1 Hukuki Dayanak

Disiplin cezaları, 6413 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Disiplin Kanunu’nda düzenlenmiştir. Bu kanuna göre, uyarma, kınama, hizmete kısmi süreli devam gibi cezalar verilebilir. Ancak bu cezalar idari işlemler olup yargı denetimine açıktır (Anayasa m. 125).

1.2 Uygulamada Karşılaşılan Sorunlar

Disiplin cezalarının gerekçesiz verilmesi, savunma hakkının tanınmaması veya cezaların ölçüsüz olması sıkça dava konusu yapılmaktadır. Danıştay’ın yerleşik içtihadına göre, cezanın ölçülülük ilkesine aykırı olması iptal gerekçesidir.


2. Atama ve Yer Değiştirme Davaları

2.1 Hukuki Çerçeve

926 sayılı Kanun ile birlikte, “Personel Atama Yönergesi” gibi iç mevzuatlar askeri personelin atanmasında esas alınır. Ancak idareye tanınan takdir yetkisinin sınırsız kullanımı yargı denetimi kapsamındadır.

2.2 Dava Sebepleri

Keyfi atamalar, sağlık, aile bütünlüğü veya güvenlik gibi özel durumların dikkate alınmaması, iptal davası konusu olabilmektedir.


3. Sözleşme Feshi ve Görevden Alma Davaları

3.1 Özellikle Uzman Erbaşlar ve Sözleşmeli Erler

3269 sayılı Uzman Erbaş Kanunu ve 6191 sayılı Sözleşmeli Erbaş ve Er Kanunu, bu statüdeki personelin görev süresi, fesih şartları ve haklarını düzenler. İdare tarafından “disiplinsizlik”, “başarısızlık”, “göreve intibak edememe” gibi nedenlerle yapılan fesih işlemleri sıklıkla yargıya taşınmaktadır.

3.2 Mahkemelerin Tutumu

İdare mahkemeleri, özellikle somut gerekçe ve belgeye dayanmayan fesih işlemlerini iptal etmektedir. Fesih işlemi, açıkça subjektif değerlendirme içeriyorsa, bu işlem “sebep” ve “amaç” yönünden sakat kabul edilir.


4. Emeklilik ve Özlük Haklarına İlişkin Davalar

4.1 Fiili Hizmet Süresi ve Derece-Kademe Sorunları

Hizmet sürelerinin eksik hesaplanması, fiili hizmet zammının uygulanmaması gibi konular askeri personelin idareye karşı dava açmasına neden olur.

4.2 Maaş ve Tazminat Alacakları

Emeklilik sonrası doğan maaş farklılıkları ve yasal ikramiyelerin eksik ödenmesi halleri de tam yargı davası konusudur.


5. Güvenlik Soruşturması ve Askerî Okul Davaları

5.1 Öğrenci Kabul ve İlişik Kesme

Harp okulları, astsubay meslek yüksekokulları gibi kurumlara girişte uygulanan güvenlik soruşturmalarının olumsuz sonuçlanması veya disiplin cezaları nedeniyle ilişik kesilmesi durumunda, öğrenciler iptal davası açmaktadır.

5.2 Danıştay Kararları

Danıştay, güvenlik soruşturması işlemlerinde “soyut ve genel ifadelerle” işlem tesis edilmesini hukuka aykırı bulmakta; açık, somut ve ölçülebilir kriterler aramaktadır.


6. Hizmet Kusuruna Dayalı Tazminat Davaları (Tam Yargı Davaları)

6.1 Görev Sırasında Yaralanma veya Ölüm

Askeri görev sırasında meydana gelen kazalar nedeniyle idareye karşı maddi ve manevi tazminat davaları açılabilir. Bu tür davalarda idarenin hizmet kusuru (gecikme, dikkatsizlik, gerekli önlemleri almama) sorgulanır.

6.2 Uygulama Örnekleri

Örneğin bir tatbikat sırasında alınmayan güvenlik önlemleri nedeniyle yaralanan bir askerin açtığı tazminat davasında, Danıştay idarenin hizmet kusurunu tespit ederek tazminata hükmedebilmektedir.


Sonuç

Askeri personelin kamu hizmeti içinde kendine özgü bir konumu vardır. Disiplin, hiyerarşi ve göreve bağlılık esas olmakla birlikte, bu personelin hukuki güvencelerden yoksun bırakılması kabul edilemez. İdarenin her işlemi yargı denetimine açık olup, özellikle son yıllarda Danıştay ve idare mahkemelerinin verdiği kararlar, idarenin keyfi uygulamalarına karşı bireyin korunmasını sağlamıştır.

Ancak yargı süreçlerinin uzunluğu, bazı durumlarda yürütmenin durdurulması taleplerinin reddi gibi uygulama sorunları halen varlığını sürdürmektedir. Bu nedenle, askeri personele ilişkin işlemlerde idarenin hukuka uygun hareket etmesi, hukuki belirlilik ve güvenlik ilkelerine sıkı sıkıya bağlı kalması gereklidir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir